Ukrayna’da savaşa ve savaş kışkırtıcılığına hayır! İngiltere ve ABD’nin aylardan beri Rusya’yı provoke ederek adeta teşvik ettiği Ukrayna’ya askeri müdahale ile birlikte savaş, savaşlarla gelen felaket ve yıkım bu kez Ukrayna topraklarından dünyaya yayılmaya başladı. Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesi kabul edilemez. Her ne sebeple olursa olsun Putin tarafından başlatılan ve kınanması gereken bu müdahaleden Rusya kadar ABD, İngiltere ve NATO da sorumludur.
DAY-MER: "Tony Blair’in 20 yıl önce nerdeyse tam bu zamanlarda George W Bush’un peşine takılarak Irak’a işgal hareketi başlatması gibi, şimdi de Boris Johnson, peşine takıldığı Joe Biden ile Rusya ve Rusya’nın etkisi altında olan tüm coğrafyayı askeri çatışmaların içine çekmeye çalışıyor. ABD’nin yanına İngiltere’yi alarak, Rusya üzerinden gelecekte kendisine rakip olarak gördüğü güçleri hizaya getirmek için Ukrayna’da neden olduğu savaşta dökülen kan ve akan gözyaşı, bu çatışma ve savaşlarda hiçbir çıkarı olmayan yoksul Ukrayna halklarının, işçi ve emekçilerinin kanı ve gözyaşıdır. Başta Ukrayna halklarının yaşadığı acıların ve korkuların dinmesi için derhal ateş kes ilan edilmesi ve sorunların çözümü için diplomatik görüşmeler başlatılması gerekirken, sorunun her iki tarafında olan güçler diplomatik çözümün önünü açmak yerine çatışmaları körüklemeyi tercih ediyor. Bu nedenle Ukrayna üzerinden sürdürülen savaş kışkırtıcılığına son vermek ancak güçlü bir savaş karşıtı hareket ile mümkün olacaktır."
DAY-MER: "Ukrayna ordusuna eğitim desteğinde bulunduğunu bir marifetmiş gibi itiraf eden Boris Johnson, savaş kışkırtıcılığından ve Biden’ın peşine takılan dış politikadan derhal vazgeçmelidir. 2. Dünya Savaşından bu yana rekor düzeyde yoğunlaşan bölgenin silahlandırılmasına son verilmeli, bütün ülkelerin tüm askeri güçleri bölgeden çekilmeli, NATO’nun Avrupa’nın doğusuna genişlemesi durdurulmalıdır. Ukrayna’dan dökülen kandan, İngiltere emekçilerinin hiçbir çıkarı yoktur. Bu müdahalede büyük payı olan Johnson, savaşı, Covid-19 salgını ve kriz ile derinleşen ekonomik sorunların ve yoksulluğun üzerini örtmek için kullanacaktır. Savaştan çıkarı olan sermaye ve sermayenin temsilcileri giderek derinleşen yoksulluğa karşı birleşen işçi ve emekçileri, milliyetçilikle bölmeye çalışacaklar. Bu nedenle başta İngiltere Hükümeti’nin savaş kışkırtıcılığına karşı barışı savunmak için yerli ve göçmen emekçiler olarak birlikte mücadele etmek zorundayız. Afganistan ve Irak’ın işgaline karşı çıktığımız gibi Ukrayna’da yürütülen savaşa da karşı çıkmalıyız.Başta Rusya ve Ukrayna’da savaşa karşı çıkanlar olmak üzere tüm dünyada savaş karşıtları dayanışmak, İngiltere Hükümeti’ni girdiği yanlış dış politikadan döndürmek için İngiltere Savaş Karşıtı Koalisyonu ile birlikte; savaşlara, işgallere, askeri müdahalelere karşı yapılan eylem ve gösterilerde yerimizi almaya devam edeceğiz. "