İngiltere'de oy kullanmak için kayıt yaptıran yaklaşık 50 milyon seçmen, yarın ülkeyi 5 yıllığına yönetecek hükümeti ve meclisi seçmek için sandık başına gidecek. Ülke genelinde sabah 07.00'de başlayacak oy kullanma işlemi akşam 22.00'de sona erecek. Geçerli kimlik kartları ile sandıklara gidecek seçmenler, evlerine gönderilen oy pusulalarında seçtikleri adayı işaretleyerek sandıklara atacak. Seçim akşamı, sandıklardaki oylarla birlikte, postayla kullanılan oylar ve seçimini vekaletle yapanların pusulaları da sayılmaya başlanacak. Sonuçların 5 Temmuz Cuma öğlen saatlerinde kesinleşmesi beklenirken, seçimi önde tamamlayan partinin lideri Kral 3. Charles'tan kabineyi kurma yetkisi alacak.
İşçi Partisi ekonomi, Muhafazakar Parti milli güvenlik diyor Ülkede seçimin favorisi görünen İşçi Partisi, öne çıkan 10 vaadiyle halkın oyunu istiyor. Bunların başında, ülkede yıllardır çözülemeyen hastanelerdeki muayene sırası konusu geliyor. İşçi Partisi, iktidar olması halinde her yıl 2 milyon yeni hastane randevusu oluşturabilecek imkan sağlamayı vadediyor. Bunu da yeni sağlık çalışanları istihdam ederek, maaş ve fazla mesai ücretlerini artırarak gerçekleştireceğini anlatıyor. Partinin bir diğer vaadi ise düzensiz göçün önüne geçip İngiltere'de bulunan düzensiz göçmenleri güvenli ülkelere yollamak.
Asgari ücreti artırmak, ulaşım ücretlerini düşürmek ve okullarda ücretsiz yemek vermek gibi ekonomiye yönelik vaatleri bulunan İşçi Partisi, hem ekonomik hem de siyasi istikrarı sağlama sözü veriyor. Muhafazakar Parti ise dünyanın daha güvensiz hale geldiğini belirterek, İngiltere için güvenlik vadediyor. Daha güçlü ordu, daha güvenli sokaklar ve sıfır düzensiz göç için projeler üreten Muhafazakarlar, ücretsiz çocuk bakımı ve kreş gibi sözlerle ailelerin oylarını hedefliyor. Başbakan Rishi Sunak liderliğindeki Muhafazakar Parti, 14 yılda ekonomi, sağlık, göç ve eğitim gibi alanlarda atılan adımların devam edeceğini, enflasyonun ve vergilerin düşeceğini kaydediyor.
Anketler İşçi Partisi zaferini gösteriyor
İngiltere'deki anketler ise açık ara farkla İşçi Partisinin seçimi kazanacağını gösteriyor. Ülkede 20 Haziran'dan bu yana yapılan anketlerde İşçi Partisinin yüzde 37 ile 42 arası, Muhafazakar Partinin ise en yüksek yüzde 25, en düşük ise yüzde 15 oy alacağı öngörülüyor.
Bu durum, İşçi Partisinin 650 sandalyeli Avam Kamarasında tek başına iktidar olması için gereken sandalyenin çok üzerinde, yaklaşık 430 milletvekiliyle temsil edileceği sonucuna işaret ediyor. Anketlere göre, İngiltere'yi 14 yıldır yöneten Muhafazakar Parti ise bir önceki seçimde kazandığı 365 sandalyenin çok altında kalarak 100'lere kadar geriliyor.
Seçim öngörülerine göre, ülkede aşırı sağı temsil eden Reform UK Partisi, yüzde 15'lerde oy alarak üçüncü parti olsa da ülkedeki dar bölge seçim sisteminin sonucu olarak en fazla 5 milletvekili çıkarabiliyor. Parlamentonun seçimle iş başına gelen kanadını oluşturan Avam Kamarasında üçüncü en büyük grubu 45 civarında milletvekili kazanacağı tahmin edilen Liberal Demokratlar oluştururken, dördüncü sırada yaklaşık 20 milletvekiliyle İskoçya Ulusal Partisi yer alıyor.
Anket sonuçları, en son 2001'de 166 sandalye kazanarak en kötü seçim mağlubiyetlerinden birini yaşayan Muhafazakar Partinin tarihe geçecek yeni bir kötü seçim tecrübesi yaşayacağını gösteriyor.
Seçim öncesine bahis skandalı ve ırkçılık damga vurdu
Ülke, bazı skandalların gölgesinde seçime gitti. Bu skandallardan ilki, Muhafazakar Parti ve hükümetin önemli pozisyonlarında yer alan isimlerin seçim tarihi açıklanmadan önce seçim tarihi üzerine bahis oynaması oldu.
Dijital, Kültür, Medya ve Spor Bakanlığı Şans Oyunları Komisyonunun bahis şirketlerinden bazı bilgiler talep etmesiyle ortaya çıkan skandala milletvekili adayları, bakanlar, polisler ve Muhafazakar Partinin kampanyalardan sorumlu isimlerinin adı karıştı.
Muhafazakar Parti, milletvekili adayı olan iki isimden, İşçi Partisi ise "rakibinin kazanacağı" üzerine bahis oynayan milletvekili adayından desteğini çekti.
Bir diğer skandal ise aşırı sağı temsil eden Reform UK Partisi'nde yaşandı. Parti lideri Nigel Farage'ın kampanyalarını yürüten bir isim, Hindistan kökenli Başbakan Sunak, İslam dini ve düzensiz göçmenlerle ilgili ırkçılık, Müslüman karşıtlığı (İslamofobi) ve şiddet içeren açıklamalar yaptı.
Parti kendisine zor günler yaşatan bu ismi, kampanyadan uzaklaştırdı.