Londra Yunus Emre Enstitüsü, Genç Akademisyenler Seminer Serisi’nin 19. bölümünde Bir Sürgün Anıları; Endülüslü bir tarihçinin Malaga ve Salé seyahatnamesi konu başlığıyla ele alan SOAS doktora öğrencisi Ümmügülsüm Kurukol'u ağırladı.Londra Yunus Emre Enstitüsü, 15 Mart 2022 Salı günü Genç Akademisyenler serisinin 19. Bölümünde, Salé'ye (Fas’ın bir şehri) sürgüne gönderilen 14. yüzyılda yaşamış Endülüslü tarihçi İbnü'l-Hatâb’ın seyahatnamesinin derinliklerine inilen bir sunuma ev sahipliği yaptı. Etkinlik, SOAS doktora adayı Ümmügülsüm Kurukol’un sunumuyla başladı. Kurukol'un konuşmasını seyyahlar ve tarih meraklılarının konuşmacıya sorularını yönelttiği heyecanlı bir soru-cevap oturumu takip etti.
Seyahatnameler tarih araştırmaları için geçmiş yüzyıllardan günümüze dek şehirlerin kültürünü, lezzetlerini, insanlarını ve çok daha fazlasını seyyahın gözünden aktaran önemli kaynakçaların başında gelmiştir. Kurukol bu sunumunda, kendine özgü tarihi ve edebi yazı stiliyle tanınan ve çağdaşları tarafından Endülüs tarihinin bir uzmanı olarak yüksek itibar gören 14. yüzyılın eşsiz yazarı İbnü'l-Hatâb'ın edebi eserine odaklandı. İbnü-l Hatâb’ın sürgündeyken gözlemlerini kaleme aldığı bu seyahatnamesi o döneme dair sınırlı bilgiye sahip olunan Malaga (Endülüs) ve Sale (Fas) hakkında şaşırtıcı bilgiler sunmuştur. Kurukol, ünlü tarihçi-seyyahın hatıraları ışığında Endülüs'ün bir şehri olan Malaga ve Fas'ın bir şehri olan Salé’i karşılaştırmalı olarak ele almasının yanında, bu seyahatnamenin özel yazım üslubuyla seyahat yazarlığına katkılarının önemini ortaya koyan bir sunum yaptı.
İlk olarak tarihi seyahatnameleri incelemenin önemine ve gerekliliğine vurgu yapan Kurukol, öncelikle araştırma konusu olarak neden seyahatnameleri seçtiği açıkladı. Tarihe olan ilgisinin, hakkında araştırma yaptığı tarihi konuyu yaşatırken, bugün ile geçmiş arasında bir köprü kurmak istemekten kaynaklandığını vurguladı. Kurukol, tarih alanındaki akademik çalışmalarda üzerinde az durulan bu konu üzerinde araştırma yaparken karşılaştığı zorlukları açıkladıktan sonra, İbnü'l-Hatị̄b'i ve eserlerini tanıttı. Kurukol daha sonra İbnü'l-Hatị̄b'in eserlerinde Malaga ve Salé’yi karşılaştırırken yazarın Malaga’dan övgü ile bahsederken Salé’yi nasıl eleştirdiğini örnekler üzerinden anlattı. İbnü'l-Hatị̄b'in eserini kaleme aldığı dilin önemi, yazarın seyahatnamesinin sunduğu dini çağrışımlar ve eserin ele alındığı tarihi bağlam açısından taşıdığı önemin vurgulandığı bu konuşma katılımcılarda büyük ilgi uyandırdı.
Etkinlik, tarih meraklılarının yoğun katılım sağladığı soru cevap bölümüyle sona erdi ve daha sonra katılımcıların lezzetli Türk yemekleri eşliğinde kendi aralarında ettikleri sohbet eşliğinde akşamın ilerleyen saatlerine dek devam etti.
Ümmügülsüm Kurukol, Londra Üniversitesi, SOAS, Yakın ve Orta Doğu Bölümü Diller, Kültürler ve Dilbilim Fakültesi'nde doktora eğitimini sürdürmektedir. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Bölümü'nden mezun olduktan sonra, yüksek lisansını SOAS'ta İslami İlimler alanında tamamlamıştır. Başlıca araştırma ilgi alanı, 10-17. yüzyıllar arasında seyahatin anlamı, seyyahların tezahürleri ve farklı İslam coğrafyalarından gelen seyyahlar ve onların Müslüman şehirleri hakkındaki rivayetlerine göre Müslüman seyahat yazılarındaki kavramsal değişimlerdir.
Bu etkinlik, 2017’de kurulmuş olan, uluslararası ve çok disiplinli bir bilgi paylaşım platformu olmayı amaçlayan Genç Akademisyenler Seminer Serisi’nin bir parçasıdır. Her seminer, sıradışı başarılar göstermiş bir lisansüstü öğrencinin global veya Türkiye ile ilgili bir konuda yaptığı araştırmayı İngiltere toplumuna sunmasına imkân sağlar. Böylece, bu uzun soluklu proje, seminer konusuyla ilgilenen, uzman veya sadece meraklı herkese yarının akademik liderleriyle iletişim fırsatı verir.
Gelecekteki Genç Akademisyenler Seminer Serisi ile ilgili güncellemeleri takip etmek için Londra Yunus Emre Enstitü’nün web sitesini bu linkten https://yeelondon.org.uk/ ziyaret edebilir veya sosyal medya hesaplarını @yeelondra takip edebilirsiniz.