Can Dündar, son kitabı Erdoğan’ı İngiltere Parlamentosu’nda tanıttı.MİT tırları haberi nedeniyle, Türkiye’de 27 yıl 6 ay hapis cezasıyla yargılanan gazeteci Can Dündar, geçtiğimiz pazartesi günü Birleşik Krallık Parlamentosu’nda, Labour Parti Milletvekili Feryal Clark ile bir araya geldi. Son kitabı ‘Erdoğan’ı tanıtan Dündar, Türkiye’nin güncel siyasi atmosferi ve politik pozisyonuyla ilgili soruları da yanıtladı. Gazeteci Can Dündar, Türkiye’nin mücadele ettiği demokrasi problemleriyle ilgili başlıkları tartışmak ve soruları yanıtlamak üzere Birleşik Krallık Parlamentosu’nda CEFTUS (Centre for Turkey Studies) evsahipliğinde, Labour Parti Milletvekili Feryal Clark ile bir araya geldi.Geçtiğimiz pazartesi günü gerçekleşen etkinlikte, Dündar Türkiye’nin demokrasi mücadelesiyle ilgili soruları yanıtlarken, kaleme aldığı Türkiye Cumhuriyeti Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın biyografisi ‘Erdoğan’a dair detayları da paylaştı. Grafik roman formatında yayınlanan biyografi, çocukluğundan itibaren Erdoğan’ın hayatına ve siyasi geçmişine odaklanıyor. MİT tırları haberi nedeniyle 27 yıl 6 ay hapis cezasıyla yargılanan gazeteci Can Dündar, hakkında yapılan yargılama sırasında yurt dışına çıkmıştı. Uzun yıllardır Türkiye’ye dönmeyen gazeteci soruları yanıtladı.
“Türkiye’deki son depreme benzer afetler yaşamış birçok ülke sonrasında benzer liderlere oy vermiş.”
Türkiye’nin güncel siyasi durumunu ve politik pozisyonuna dair soruları da yanıtlayan gazeteci, geçtiğimiz Şubat ayında Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen depremlerin hükümet için büyük bir sınav olduğunu söyledi. Dündar, sözlerine şöyle devam etti: “Hükümet, yaşanan tüm kriz ve trajediden sonra seçimi yeniden kazandı. Fakat sonrasında araştırdığımda gördüm ki bu depreme benzer afetler yaşamış birçok ülke sonrasında benzer liderlere oy vermiş. Çünkü çaresizler. Herşeylerini kaybetmiş insanlar, hükümeti iyi kötü tanıyorlar. Buna karşın karşıda sürekli kavga halinde olan 6 tane parti var. Böyle bir durumda onlara güvenemezler, hükümeti korumak daha güvenli geliyor. Bu koşullar altında insanların kendilerini korumaya ve acil müdahalelere ihtiyaçları var. 1 yıl daha bekleyemezler. Bunun gibi örnekleri birçok ülkede gördüm, bu tür krizleri avantaja çeviren hükümetleri…”
“NATO, Erdoğan’ın oyun alanı”
Yakın zamanda Türkiye’nin NATO ekseninde İsveç ile yaşadığı krize de değinen gazeteci, “Yaptırımları unutun, NATO Erdoğan’ın oyun alanıdır ve orada çok iyi oynuyor. Elinde bir kartı var ve bunu çok akıllıca kullanıyor. Yarattığı krize baktığınızda bunun NATO için hiçbir anlamı yok. Ama ne zaman bir sorun yaratsa NATO’yla pazarlığa oturur. Bu konuda da başta ona güldüler ama sonra baktılar ki gayet ciddi, yapacak bir şeyleri kalmadı. Onun yüzünden İsveç'te anayasayı değiştirdiler. Erdoğan da bunu çok büyük bir başarı olarak lanse etti ve geri adım atmamış oldu.”