Avrupa'nın en eski ve ünlü şemsiye mağazası 1830'dan bu yana ayakta. İngiltere'nin başkenti Londra'daki Avrupa'nın en eski ve ünlü şemsiye mağazası "James Smith and Sons", Victoria dönemine ait tarihi binasıyla yaklaşık 200 yıldır şehrin simge yapılarından biri olarak öne çıkıyor.Avrupa'nın en eski ve ünlü şemsiye mağazası 1830'dan bu yana ayakta .Eski İngiliz başbakanlarından William Ewart Gladstone (1809-1898) ve Andrew Bonar Law (1858-1923) ile eski İngiltere Dışişleri Bakanlarından George Curzon (1859-1925) gibi çok sayıda tanınmış siyasinin de şemsiyelerini satın aldığı "James Smith and Sons" mağazası, eşsiz ürünleri ve tarihe meydan okuyan yapısıyla müşterilerini geçmişe götürüyor.Beş kuşaktır aile geleneğiyle hizmet veren mağazanın alt katındaki 15 kişinin çalıştığı atölyede, ince el işçiliğiyle üretilen farklı renk ve modellerde pahalı şemsiye ve bastonların yanı sıra her bütçeye uygun makine üretimi ürünler de yer alıyor.
"James Smith and Sons" firmasının tarihi
1830'da Londra'nın meşhur caddelerinden Regent Street yakınlarındaki Foubert's Place'de ilk "James Smith and Sons" mağazasını açan James Smith, dükkanın arka tarafındaki küçük bir atölyede ürettiği şemsiyeleri ön tarafta müşterilerine satarak işe başladı. Smith'in ilk mağazasının, bir şemsiyenin bile içeride açılamayacak kadar dar olduğu ve müşterilerin mağazanın dışında şemsiyeleri açtığı anlatılıyor.İngiliz sanayici ve iş insanı Samuel Fox'un 19. yüzyılda daha hafif çelik şemsiye çerçevesini icat etmesiyle Londra'da kolaylıkla kullanabilen esnek ve hafif şemsiyelere duyulan ilgi de giderek arttı.Ürettiği şemsiyelerde hafif çerçeveyi kullanmaya başlayan James Smith'in oğlu, işleri giderek büyüttü ve mağazayı 53 New Oxford Street'te daha büyük bir binaya taşıdı. Yaklaşık 200 yıldır burada hizmet veren "James Smith and Sons" şemsiye mağazası, neredeyse hiç değişmeden bugüne geldi.
"Londra'nın ikonik bir parçası olduğumuzdan beri buradayız"
Tarihi şemsiye mağazasının müdürü Phil Naisbitt, mağazanın kuruluş sürecini, müşterilerin ilgisini ve birbirinden farklı malzeme ve işçilikle üretilen şemsiye ve bastonların hikayesini AA muhabirine anlattı.Naisbitt, mağazanın tarihinin, "James Smith and Sons" firmasının şemsiye yapmaya başladığı 1830'lu yıllara dayandığını belirterek, şemsiyeler ve bastonlar yapıp Londra'nın ikonik bir parçası oldukları tarihten bu yana yaklaşık 200 yıldır İngiltere'de hizmet verdiklerini söyledi.Phil Naisbitt, "Bu mağaza, buraya taşınıp devraldıkları zamankiyle hemen hemen aynı. Orijinal özelliklerin çoğu hala burada. İster mağazada ister alt kattaki atölyede olsun... (James Smith) Geri dönecek olsaydı, zaman içinde pek değişmediğini anlardı." değerlendirmesinde bulundu.Çok çeşitli şemsiyeler ve bastonlar yaptıklarını, kullanılan kumaşın ve ahşabın maliyetine göre ücretlerin de değiştiğini vurgulayan Naisbitt, "Makul fiyatlı olanlarla başlıyoruz. Biri yağmura yakalanırsa turistler her zaman gelip bir şeyler satın alabilirler." dedi.Naisbitt, çok geniş bir yelpazede benzersiz şemsiye ve bastonlar ürettiklerini anlatarak "Kendimizinkileri de markalı olanları da yapıyoruz. En ucuzu 18-19 sterlin arası, en pahalısı ise ne kadar ödemek istediğinize bağlı olarak fiyatı artıyor. Burada 1000 sterlinin üzerinde benzersiz şeyler var." diye konuştu.
"Türkiye'den de yakın zamanda 1-2 müşterimiz oldu"
Hem Londra hem de dünyanın dört bir yanından çok sayıda müşterinin, şehrin merkezindeki bu tarihi mağazayı ziyaret ederek zevklerine uygun şemsiye ve baston satın aldıklarını anlatan Naisbitt, Türkiye'den de yakın zamanda 1-2 müşterilerinin olduğunu söyledi.
Naisbitt, şöyle devam etti:
"Doğum günü hediyesi olarak alıp Türkiye'ye göndermek isteyen biri vardı ve bunu ona ulaştırmak büyük bir zevkti. Şemsiyenin zamanında vardığından emin olmak için onunla konuştuk ve şemsiyeden çok memnun kaldı. Yani evet, Türkiye bizim müşterimiz."Phil Naisbitt, ayrıca mağazanın içerisinde tavanda asılı bir at nalı olduğunu göstererek eskiden şemsiye satıcılarının uğursuzluk getirdiği inancıyla müşterilere içeride şemsiye açamadığına ilişkin bir hikayeyi paylaştı.Naisbitt, "Evet, (mağazanın tavanını işaret ederek) at nalı tam orada. Dev at nalı, korunduğunuz anlamına gelir. Bir şemsiye satıcısının müşterilere içeride şemsiye açamayacağınızı çünkü kötü şans getirdiğini söylediği eski bir hikaye. Aslında istedikleri şemsiyeyi katlanmış halde bırakmanız ve nemli olmasıydı çünkü böylelikle bozulurdu ve sonra yeni bir şemsiye almak için geri gelirdiniz." ifadelerini kullandı.