Öne Çıkanlar Sivasspor Cellist Jamal Aliyev ve piyanist Ece Dağıstandan Libertango teklisi Ece Dağıstan Londrada çocuk felci virüsü son durum Avrupalı Bitti Dediğin Anda Kaderin Yeniden Yazılır ÇATI londra Atatürk ingiltere lockdown Medya Takip

Bu haber kez okundu.

Mustafa Çevik 'Hükümdar'

Jung ve Cambell... Bu iki büyük ismin de birleştiği nokta; bir toplumu anlamak için masallarına, destanlarına, söylencelerine bakmanız gerektiği. Millet ve milliyet kavramlarının hiç olmadığı kadar açık biçimde masaya yatırıldığı bu dönemde yazar Mustafa Çevik’in Hükümdar isimli kitabı, Türk kimliğini anlamak isteyenler için bir rehber niteliği taşıyor; mitler, efsaneler ve sembollerden yola çıkarak sorular sorduruyor: Neydik? Nereye geldik? Bozkır savaşçısı Türkler, yerleşik hayata geçerken başta kadın kimliğine saygı olmak üzere neleri kaybetti? Neden ve niçin din değiştirdiler? İslam Türk kültüründe neleri değiştirdi?  Sayfa6 Yayınları’ndan çıkan Hükümdar, gerek Türk milliyetçileri gerekse tartışmanın karşı cephesinde yer alanların bakış açısını değiştirmeye aday!

 Son on yıldır kültürel kimlikler, milliyetçilik, azınlık hakları eksenindeki tartışmalar hiç olmadığı kadar açık biçimde masaya yatırılıyor. Son on yılda işlenen kadın cinayetleri toplumun her kesiminde endişe yaratıyor. Türkiye hiç olmadığı kadar hızlı değişiyor. Başta medya, akademisyenler olmak üzere herkes bu değişimi tartışıyor. Tartışma, televizyon ekranlarında, dizi filmlerde ve kitap raflarında yerini alıyor. Her politik çevre kendi dünya görüşü ekseninde çözüm önerileri arıyor.

 Kim olduğun mitlerinde gizli!

Sert tartışmaların yaşandığı şu günlerde yazar Mustafa Çevik, konuya bambaşka ve tarafsız bir açıdan bakıyor. Çevik, bu konuya dünyaca ünlü antropolog Joseph Cambell ve psikolojinin en nevi şahsına münhasır ismi Gustav Jung ile aynı bakış açısıyla yaklaşıyor; bir toplumu anlamak istiyorsanız onun kültürel kodlarına bakmalısınız. Bunun için de destanlarını, masallarını, sembollerini araştırmak yeterli.

Yazar Mustafa Çevik, “Yakın dönem Türkiye tarihi milliyetçilik tartışmalarıyla dolu. Eğer bu tartışmayı doğru yürütmek istiyorsak, kimliklerin kültürel kodlarına ve yaşadıkları değişimlere bakmalıyız. Neredeyse hepimiz Avrupa’nın kültürel kodlarını anlatan İlyada’yı, Odysseia’yı biliyorken pek azımız bize ait destanları biliyoruz. Oysaki Türk destanları bu topraklarda yaşayan herkesin kendi kimliğini anlamlandırmak için bilmesi gereken yapıtlar,” diyor. 

Türkler kendi sembollerini tanımıyor!

Ön kimliğini Türk olarak ortaya koyanlar başta olmak üzere pek çok kişinin kendi kültürel kodlarını tanımadığını dile getiren Mustafa Çevik, “Kimlik tartışmalarının yapıldığı şu dönemde, kimliğimizi oluşturan ana hatları bilmemek çok büyük bir eksiklik. Pek çok kişi, Türk kimliği ile açık biçimde özdeşleştirilen ‘üç hilal’, ‘kurt’ gibi sembollere aşina. Fakat pek çoğu bunların ne anlama geldiğini, niçin Türk kimliğiyle özdeşleştirildiğini bilmiyor. Ben Oğuz Kaan Destanı’nı yeniden yorumlarken, insanlar tartışmanın neresinde dururlarsa dursunlar, Türklük kavramını anlamaları gerektiği fikrinden hareket ettim,” diyor.

Türkler niçin din değiştirdi?

Orta Asya coğrafyasında at üzerinde yaşayan Türk kavimlerinin, dönemin en güçlü savaşçılarıyken İslamı niçin kabul ettiklerine dair bir tartışmanın da sağlıklı biçimde yapılmadığını dile getiren Çevik, “Müslümanlık tartışmaları devam ederken, Türklerin niye İslamiyeti kabul ettiği konusuna kimsenin odaklanmaması şaşkınlık verici. Döneminin en güçlü savaşçıları olan Türk kavimleri silah zoruyla mı birden tek tanrılı bir anlayışı benimsediler? Yoksa Türklerin tanrı inancıyla İslamiyetin tanrı inancı arasında büyük benzerlikler mi vardı? Bunlar neydi? Kitabımı yazarken bütün bunları düşündüm ve yeni cevaplar aradım,” diyor. 

Kadın nasıl ayaklar altına alındı? 

Kadına şiddet vakalarının hiç olmadığı kadar artış gösterdiğini ve toplumun pek çok kesiminin bu konuyla ilgili çözüm önerileri aradığını dile getiren Çevik, “Günümüzden 2000 yıl önce, kadınlar uluslararası anlaşmalara imza atıp, savaş başlatma, barış yapma haklarına sahipken ne oldu da bugün Türkiye’de kadına şiddet vakalarının hızlı tırmanışına şahit oluyoruz? Kadınların savaş başlatma ve barış imzalama gibi son derece önemli konularda bire bir rol oynadığı bir gelenekten bugüne nasıl gelindiği konusunda sosyologların görüşlerine başvurmalıyız,” diye konuşuyor. 

Sayfa6 Yayınları’ndan çıkan Hükümdar, destansı diliyle olduğu kadar içerdiği semboller ve açıklayıcı anlatımıyla da dikkat çekiyor. 2000 yıl öncesini anlamak, bugüne ışık tutmanın yoludur diyen Çevik’in destansı romanı Hükümdar Sayfa6 Yayınları’ndan çıktı. 


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.